29 Eylül 2007

Doğal Mayalı Ekmek

Bu ekmeğin tarifini özellikle günlüğüme koyuyorum. Çok lezzetli bir şey bu.

Piştikten sonra, hemen 1 dilim alınıp, bir parça tereyağı ile yemenin tadına doyum olmuyor.

Tost yaparken de, dağılmıyor ve çok güzel kızarıyor. O yüzden ben bu tarifi çok ama çok seviyorum.

Tarifi verirken, ekmek makinasına göre verebiliyorum.

Malzemeler

220 ml su
120 ml yoğurt
2 çorba kaşığı limon suyu
2 çorba kaşığı zeytinyağı
540 gr un
1 çorba kaşığı şeker
1 kahve kaşığı tuz
2 kahve kasşığı aktif kuru maya

Hazırlanışı

Su, yoğurt, yağ ve limon suyu karıştırılıp, ekmek makinası kabına dökülür.
Unla şeker ve tuz karıştırılır ve kalıba dökülür. Çukur açılıp, içine maya konur.
Kap makinaya yerleştirilir. Benim makinamda Fransız programı var ben ona ayarlıyorum. Ekmek ağırlığı olarak 750 gr seçiyorum. Orta kızarmış seçiyorum ve aşağıdaki nefis şey çıkıyor.

Evet. Sıcacık çıktı makinadan. Evde herkes onu bekliyor 4 gözle. Enfes bir koku. Taze, çıtır ekmek kokusu.

Bir dilim illa ki kesilecek. Tereyağ önceden hazırlandı bile.

25 Eylül 2007

Mahlepli Kurabiye


Bu kurabiyeler benim için nostaljisi olan kurabiyeler ve anısı çok büyük..Uzun zamandır bu lezzetli tarifi aradım durdum, eski yemek defterlerimde. En nihayet, tesadüf sonucu gözüme, bir kenarda ilişti ve hemen bloguma kaydetmek istedim.

Bu kurabiyenin tarifi sevgili anneciğimin akrabası Suzan yenge'ye ve kızı Sina abla'ya aittir.
Allah rahmet eylesin, canım annem ve Suzan yenge o zamanlar hayattayken, Suzan yengelerin Kireçburnu'ndaki evinde ilk bu kurabiyeyi tatmış ve çok beğenmiştim. Tarifi sonra defalarca yaptım. Her seferinde de çok beğenildi. Mahlepin kurabiyeye verdiği aroma harika.

Tabii o zamanlar, şimdiki gibi dekoratif kurabiye kalıplarımız yoktu. Bir çay bardağı ile hamuru kesmek adettendi. Ama şimdi, öyle mi, mükemmel dizaynlar var.

Ben de nostaljik kurabiyeme, modern kalıplarla yeni bir imaj vermeye çalıştım...:)

Malzemeler

1 kg un
1 çay fincanı zeytinyağı
1 çay fincanı süt
250 gr tereyağı
1 paket kabartma tozu
1 çorba kaşığı mahlep
3 çorba kaşığı şeker
1 tatlı kaşığı tuz

Üzeri İçin

1 adet çırpılmış yumurta akı
Susam veya çörekotu

Hazırlanışı

Tereyağı oda sıcaklığına getirilir. Ve diğer tüm malzeme ile beraber derin bir kapta yoğrulur. Ben genelde mikserde hamur haline getiriyorum. Hamur yarım cm den biraz kalınca açılır ve istenilen şekilde kesilerek, yağlı kağıt serilmiş bir tepsiye dizilir. Kurabiyelerin üzerlerine, fırça yardımıyla yumurta akı sürülür ve isteğe göre, susam veya çörek otu serpilir. Ve 170C fırında 30-35 dk pişirilir.

Afiyet olsun.

20 Eylül 2007

Bitter Ganaj Turta

Tesadüfler sonucu ortaya çıkan bu turtayı, geçen haftasonu arkadaşlarıma gittiğimde götürdüm. Bol çikolata sevenler için ideal bir turta oldu. İçine ilave şeker koymadığımdan, çok tatlı olmadı ve rahatlıkla tüketildi.

Malzemeler

1 adet pandispanya
450gr %70 kakaolu çikolata
500 gr kutu krema
2 çorba kaşığı toz jelatin
Pandispanyayı ıslatmak için süt
Üzerini süslemek için hindistan cevizi

Hazırlanışı

Kelepçeli bir kek kalıbına, pandispanyanın yarısı yerleştirilir. Ve süt ile ıslatılır.
Derince bir tencerede, krema ısıtılır,. Toz jöle eklenir. Eriyinceye kadar karıştırılır. En son rendelenmiş çikolatalar ilave edilir. Kısık ateşte karıştırılır. Çikolata eriyince, ateşten alınır.

Ganaj ılınınca, pandispanyanın üzerine dökülür. Ve buzdolabında 1-2 gün üzeri strech film ile kapatılarak bekletilir. Servis anında, kalıptan çıkarılıp, üzeri hindistan cevizi rendesi ile süslenir.

18 Eylül 2007

Çikolatalı Kurabiye

Mayıs ayında Dubai'ye gittiğimde, Emirates Mall'da bulunan Carrefour'dan, badem unu almıştım. O zamandan beri, hamurunda badem unu ve çikolata bulunan bir kurabiye yapmak istemiştim. Çeşitli tarifler aradım fakat hiçbiri aklıma yatmadı.

En sonunda klasik kurabiye hamurumda kullandığım malzemeleri biraz değiştirerek ve gerekli ilaveleri yaparak, güzel bir hamur elde ettim. İçine çikolata koyacağım için, şeker miktarını bayağı azalttım.

Ve ortaya bu kurabiyeler çıktı. Hafif ve oldukça lezzetli oldular.



Malzemeler

250 gr tereyağı
500 gr un,
100 gr pudra şekeri
80 gr badem unu (badem tozu)
1 çay kaşığı badem aroması
1 yumurta
3 yemek kaşığı yoğurt
2 su bardağı damla çikolata

Hazırlanışı

Tereyağ, yumurta, yoğurt oda sıcaklığına getirilir. Çikolata hariç, tüm malzemeler mikserin hamur ayağıyla karıştırılır ve oldukça homogen bir hale getirilir. Bir naylona sarılarak, buzdolabında 1 saat bekletilir.

Buzdolabından alınan hamurdan, iri ceviz büyüklüğünde parçalar koparılıp, avuç içinde inceltilir ve yassıltılarak, genişletilir. Tam ortasına 1 tatlı kaşığı kadar, damla çikolata konur. Ve hamur kenarlardan yuvarlanarak, top haline getirilir, çikolatanın içte kalması sağlanır.

Yağlı kağıt serilmiş tepsiye dizilir. 170C fırında üzerinin kızarması beklenmeden, yarım saat kadar pişirilir. Sıcakken üzerlerine pudra şekeri dökülür.

Belki bir başka sunum şekli olarak, erimiş çikolata ile çizgiler de oldukça hoş görünebilirdi.


15 Eylül 2007

Çiğ börek

Önceki yazılarımda tanıtımını yaptığım, Erdek'te bulunan Özlem Mantı Evi'nin tarifini, bu hafta sonu deneme fırsatı buldum. Tarif gerçekten 4*4 lük. Saadet hanım'a teşekkür ediyorum, bu güzel tarifini bizlerle paylaştığı için.

Ayrıca hamuru öyle lezzetli ki, kahvaltılarda tek başına da ikram edilebilecek lezzette.

Ben Saadet hanım'ın verdiği ölçüleri denedim. Bu ölçülerle 25-30 tane çiğ börek yapılabilir.

Yalnız, çiğ börek yapmadan 1 gün önce hamurunu hazırlamak gerekmektedir. Sanırım bu yumuşacık hamurun sırrı, hamurun bir gece bekletilip, kendi içinde mayalanma işleminin başlatılmasında yatıyor..

Nasıl benimki de Özlem Mantı Evi'nin çiğ böreğine benzemiş mi sizce..???

İçinde kabartma tozu olmadığı halde, pufidik pufidik ve yumuşacık oldular.
Malzemeler

Hamuru İçin

1 su bardağı oda sıcaklığında süt
1 su bardağı oda sıcaklığında su
1/2 su bardağı sıvı yağ
2 tatlı kaşığı tuz
1 yumurta
Aldığı kadar un

İç Harcı İçin

1/2 kg kıyma
3 adet ince rendelenmiş soğan
2 tatlı kaşığı tuz
1 çay kaşığı karabiber
Eğer soğan çok sulu değilse 1/2 bardak su

Kızartmak için, derin ve oldukça geniş bir tava
Bol ayçiçek yağı

Hazırlanışı

Hamuru hazırlarken, ben, un hariç tüm malzemeyi mikserin kabına koydum. Ve bir parça çırptım. Mikserin hamur ayağını taktım ve azar azar un ilave ettim. Unun kıvamını ayarlamak çok basit. Hamur toplanıp, ele yapışmayacak kıvama gelince, un eklemeyi durdurdum.

Sonra hamuru elimle toparlayıp, bir naylon torbaya koydum ve ağzını sıkıca bağladım.
Hava almaması gerekiyor. Bundan dolayı, işimi sağlama almak için, bir naylon torbaya daha koydum ve onun da ağzını sıkıca bağladım.

Ve hamuru 1 gece mutfak ortamında bu şekilde beklettim.

Ertesi gün, iç malzemelerini karıştırdım.
Hamurdan avuç içi kadar bir parça koparıp, unlu tezgahta merdane ile, yuvarlak şekilde açtım.
Açtığım hamurun bir yarısına, kıymalı içten koydum. Elimle bastırarak, içi hamurun yarı yüzeyine dağıttım. Ve diğer boş yarısını, kıymalı yarısının üzerine kapattım ve bir tencere kapağıyla kestim.

Ve bol kızgın yağda kızarttım.
Bu sene balkonumda acı biber yetiştirmiştim. Çiğ böreğin yanında deneyelim dedik ve çok yakıştı.
Afiyet olsun...:o)

Severim Oyunu

Severim adlı oyuna beni davet eden sevgili Azize'ye http://lezzetlilerim.blogspot.com/ çok teşekkür ediyorum.

En sevdiğim 3 şeyi sormuş. En sevmediğim 3 şeye cevap vermem daha kolay olurdu sanırım. :)

Fazla düşünmeden, en sevdiğim 3 şeyi kısaca, ailem ve sevilmeye değer bulduğum tüm insanlar, doğal hayatın parçası olan her şey yani hayvanlar özellikle köpekler, bitkiler, ağaçlar, mehtap, deniz, güneş ve dünyayı gezmek şeklinde özetleyebilirim.

Peki sevgili Seval http://yemegimle.blogspot.com/ ve Seçil http://yesilkivi.blogspot.com/ sizleri de ben davet edebilir miyim?.

11 Eylül 2007

10. yıl pastası

Bu pastaları işyerimde 10.yılımı doldurduğum için hazırladım. Aslında bütün bir pasta yapacaktım fakat sonra nerden aklıma estiyse, tek kişilik forma dönüştürdüm.

Pastaların dekorasyonu için, şeker hamuru kullanmayı düşünmüştüm, fakat iş dönüşü, keklerini, kremalarını hazırlayıp, dekorasyon kısmına geçtiğimde, hem çok yorulduğum hem de saat oldukça geç olduğu için, (1:00 olmuştu) fazla dekorasyona giremedim ve ara kremalarla ve frambuazlı glazür ile olayı noktalamaya çalıştım.
Haliyle, pastalar istediğim kadar şık olamadılar. Ne yapalım bu da böyle olsun dedim.

Dekor tabii ki önemli ama benim için lezzet ondan daha önemlidir.
Süper dekorlu, eğlenceli pastalar yaratıp, içinde gram lezzet katılmamış, nice pastalar yedim. Tadı yavan, yesen de yemesen de bir şey kaybetmeyeceğin nice pastalar.. Bence hepsi dengede olmalı...

Nihayet, dekoru zayıf pastalarımı ofiste ikram ettiğimde, arkadaşlarım çok lezzetli buldular. Bu da beni çok memnun etti.





Bu pastalar için 2 çeşit kek hazırladım. Biri çikolatalı çamur kek
http://leziztarifler.blogspot.com/2007/06/chocolate-mud-cake.html, diğeri ise Madeira kek http://leziztarifler.blogspot.com/2006/12/brtlenli-pasta.html.

Krema olarak da iki çeşit krema kullandım. Biri bol çikolatalı Martha Stewart'ın kreması http://leziztarifler.blogspot.com/2006/10/blog-post_31.html ,diğeri ise Emel Başdoğan'ın kitabından alıp çok beğendiğim vanilyalı krema.
Meyve olarak ise frambuaz kullandım. Hem çikolataya, hem de beyaz kremaya çok yakıştı.

Emel Başdoğan'ın Pasta yapımı kitabından alıp, uyguladığım ve çok beğendiğim vanilyalı krema;

Malzemeler

  • 225 gr toz şeker - ben 200 gr olarak uyguladım.
  • 75 gr nişasta
  • 15 gr un
  • 750 ml süt
  • 2 yumurta
  • 1 paket vanilya
  • 1 su bardağı çırpılarak koyulaştırılmış krema, Tikveşli ile daha performanslı oluyor.
Hazırlanışı
Toz şeker, un ve nişasta çelik bir tencerede karıştırılır. Ilık süt yavaş yavaş eklenir. Çırpıcıyla iyice karıştırılır. Homogen hale gelince, içine yumurtalar eklenir ve çırpılmaya devam edilir. Tencere kısık ateşe oturtulur ve sürekli karıştırılarak, koyu muhallebi kıvamına getirilir. Ateşten alınır ve içine vanilya eklenir. İyice soğuyunca, dolapta bekletilerek soğutulmuş, krema eklenir ve mikserle iyice karıştırılır. Üzeri strech film ile kaplanıp, buzdolabında bir saat kadar bekletilir sonra kullanıma hazırdır.
Sanırım bir sonrakinde içine muz parçacıkları ilave ederek kullanacağım. Çok yakışacağını düşünüyorum.

5 Eylül 2007

Tatil Özeti II

Çeşme'de sizlere tanıtacağım son lezzet durağı, benim yıllardır müdavimi olduğum ve her yıl gittiğimde lezzetinden hiç ödün vermeden aynı yemekleri yediğim, Batur Cafe. Sahibi Selahattin Batur benim çok takdir ettiğim bir işletmeci.
Müşteri memnuniyeti ve sunduğu hizmet kalitesine son derece önem veren biri.
Batur Cafe menüsünde bulunan yemeklerin porsiyonu, lezzeti, kalitesi asla değişmez diyebilirim. Genelde pide, pizza, katmer, çiğ börek ağırlıklı olsa da, sabah kahvaltısı, güveçte et, salata, zeytinyağlı çeşitleri de menüsünde yer almakta.

Yazlıkta kahvaltı hazırlamaktan ve yemek yapmaktan sıkılıp, bir şeyler atıştırmak istediğimiz öğünlerde benim tek kurtarıcım...:)))

Sizler de ziyaret etmek isterseniz adresi;
BATUR Cafe
Çiftlik Mah. Şehit Ahmet Sk. No: 43 Çeşme - İzmir



2 Çeşme gezim arasında, Erdek'te yazlıkta bulunan arkadaşım Fatoş'un yoğun ısrarları ve gönül koyması ile kendimi bir hafta sonunda Erdek'te buldum.
Fatoş nasıl memnun oldu anlatamam beni o kısıtlı gezimde sürekli gezdirmeye çalıştı.

Yazlıklarının bulunduğu sitenin girişinde bulunan Özlem Mantı evi isimli bir mantıcıya götürdü. Hem tanıdıkları hem de sürekli yemek yedikleri, bir mekan burası.

Mekan bir aileye ait. Oradaki kişilerle tanıştığımda, mantı evini işleten yegane kişinin evin annesi, tatlı mı tatlı, çalışkan, temiz, titiz bir bayan olan Saadet hanım olduğunu hemen tespit ettim. Her şeyi organize edip, müşterilerine tek tek hatır soran, güler yüzlü bir bayan.

Mantı, çiğ börek yanında, su böreği, açma börekler, patlıcan yemeği, etli dolma, tatlı ve sipariş üzerine daha bir sürü yemek, hamur işi, kurabiye, tatlı çeşitleri yapabiliyorlar.





Özlem mantı evinde Fatoş'la mantı, çiğ börek, etli yaprak sarması yedik.
Saadet hanımdan o muhteşem çiğ böreğin tarifini istediğimde, hiç sakınmadan bana o güzel hamurunun tarifini verdi. Ben de en kısa zamanda sizlerle paylaşacağım.

Özlem Mantı evinin lezzetinden siz de tatmak isterseniz Erdek, Kamplar bölgesi, Belkıs sitesine uğramanız yeterli.

4 Eylül 2007

Tatil Özeti I

Sevgili ziyaretçilerim,

Yokluğumda sitemi ziyaret edip, mesaj bırakan tüm arkadaşlarıma çok teşekkür ediyorum.

1 aylık kesintili devam eden tatilimi en nihayet bitirdim ve Pazar günü itibariyle İstanbul'a döndüm.

Çeşme tatillerime ek olarak araya bir de 2 günlük Erdek tatili sıkıştırdım.

Bol bol yüzdüm, arkadaşlarımla buluşup, eğlenceli ve güzel günler geçirdim.

Tatillerimde genellikle akşam yemeklerinde denediğim mekanlar arasında;

Ünlülerin durak yeri olan Alaçatı'daki Tuval ve Lavanta, Çiftlikköy'de bulunan balıkçı Can Baba ve Batur Cafe, Ilıca da bulunan Kumrucu Şevki,Erdek'te kamplar bölgesinde bulunan Özlem mantı evi beğendiğim mekanlar arasında yerini aldı.

Alaçatı'da bulunan Tuval'de her akşam bir ünlü görmek mümkün. Yoğunluktan dolayı önceden rezervasyon şart. Ambiance çok güzel. Eski Rum evlerinin arasında kalan bir kaç sokak ve Tuval'in masaları. Menüsü çeşitli ve zengin. Kendinizi Yunan adalarında hissetmenizi sağlıyor.

Ben deniz ürünleri meze tabağı ve etli Fajita tercih ettim. Lezzetleri fena değildi. Alaçatı'nın otantik sokaklarında oturup yemek yiyip, çevrede bulunan ünlüleri görmek isterim derseniz size Tuval'i tavsiye edebilirim.

Alaçatı'da bulunan Lavanta, eski bir Rum evinin içinde ve bahçesinde yer almakta. Özenle hazırlanmış menüsünde yöre yemeklerini güzel sunumlarla yemek mümkün.


Kadayıfa sarılı karides, Deniz ürünleri şiş benim denediğim lezzetler arasında.

Çiftlikköy Can Baba, sahilde bir balıkçı restoranı. Günlük tutulan balıkları, Can Baba'nın balık parkından seçip, istediğiniz gibi pişirtebiliyorsunuz. Kalamar ızgarası, mezeleri muhteşem.


Henüz yeni döndüğüm ve aynı anda da çalışmaya da başladığım için, tatil özetimi iki bölüm şeklinde yayınlayacağım. Sevgiler...

1 Ağustos 2007

Tatil Molası



Ben yoğun iş temposunun ardından 20 günlük bir tatil molası veriyorum. Tüm stresimi Çeşme'nin altın kumsallarında veya akşam üzeri şeftali ağacımızın gölgesinde kitap okurken atmayı umut ediyorum.

Sitemi takip eden veya arada sırada da olsa ziyaret eden herkese iyi tatiller diliyorum.

En kısa zamanda görüşmek üzere...:))

Sevgiler...

26 Temmuz 2007

Patatesli Kapalı Kiş


Fırından çıkar çıkmaz ya da en geç o gün içinde tüketilirse, muhteşem olan bir tarif.. Ertesi güne kaldığında, ısıtılırsa aynı lezzeti yakalamak mümkün.

Malzemeler

Hamuru İçin

250 gr oda sıcaklığında margarin
2 çorba kaşığı sirke
1 kahve fincanı su
1,5 çay kaşığı tuz
80 gr eski kaşer peyniri
450 gr un

Patatesli İçi İçin

2 adet haşlanmış orta boy patates rendesi
2 dilim beyaz peynir
1 yumurta
1 yumurtanın akı
1 çay kaşığı tuz

Üzeri İçin

1 yumurtanın sarısı
50 gr kaşer peyniri
50 gr margarin

Hazırlanışı

Hamuru için tüm malzemeler mikserin hamur ayağı ile karıştırılarak, hemur haline getirilir.

İç malzemeler, karıştırılır.

Hamur iki parçaya ayrılır. Bir parçası oklava ile açılır ve yağlanmış, pizza tepsisine yerleştirilir. Üzerine iç eşit oranda dağıtılır. Ve hamurun 2. parçası, oklava ile açılarak patateslerin üzeri kapatılır.

En üste yumurta sarısı sürülür ve rendelenmiş peynir serpilir. Margarin, küçük parçalara bölünerek, hamurun üzerine serpiştirilir.

200 derece fırında, üzeri nar gibi kızaran kadar pişirilir. Hemen servis yapılır.

23 Temmuz 2007

Şeftalili Turta


Şeftali yaz meyveleri içinde en sevdiklerimden biridir. Şeftaliden yapılan her şey bana son derece hafif ve lezzetli gelir. Tek başına yediğimde bile..

Bu tart aslında benim elmalı yaptığım bir kek türü. Şeftali ile de çok güzel olacağını düşündüğümden, denemek istedim ve oldukça lezzetli bir tarif elde ettim.

Elmalı yaptığım zaman, elmayı arasına dilimleyerek koyarım.

Fakat şeftali çok sulu olduğu için, arasında kullanınca, turtanın hamur olacağını düşünerek, meyveleri üstüne koymayı tercih ettim.

Şeftalinin fazla suyu buhar olup uçtu, ortaya hafif mayhoş, hoş bir yiyecek çıktı. Özellikle aniden gelen misafirler için, hazırlanışı kolay ve pratik bir çay saati turtası oldu..:))

Malzemeler

5 yumurta
2 su bardağı toz şeker
250 gr ılık erimiş margarin (ben tereyağı kullandım)
2 paket kabartma tozu
1 paket vanilya
500 gr un

4 adet irice şeftali
50 gr kıyılmış badem
7-8 diş karanfil
3-4 tatlı kaşığı esmer şeker

Hazırlanışı

Yumurtalar, şekerle köpük köpük oluncaya kadar çırpılır. Ilıtılmış tereyağı ilave edilir. Başka bir kapta un, vanilya ve kabartma tozları harmanlanır ve yumurtalı karışıma eklenir, mikserin hamur ayağı ile hafifçe karıştırılarak, homojen ve koyuca bir hamur haline getirilir.

Yağlanmış, derince ve genişce bir kalıba, hamur dökülür. Şeftaliler ince ince dilimlenir ve hamurun üzerine hiç açıklık bırakmadan en fazla 2 sıra olacak şekilde dizilir.

Burada dikkat edilmesi gereken şey, şeftalilerin ince dilimlenmesidir, aksi halde şeftalilerin ağırlığından dolayı, kabaramayan hamur, tıknaz ve ıslak olur ki bu da sanırım herkes için arzu edilmeyen bir durumdur...:)

Şeftalilerin üzerine bademler ve karanfiller rastgele yerleştirilir ve 200 derece fırında yaklaşık 45 dk - 1 saat arası pişirilir. Bu hamur geç pişip, geç kabarmaktadır. Piştiğinden emin olmak için, bir kürdan turtanın ortasına batırılır, kuru çıkmışsa, turta pişmiş demektir.

Soğuyunca, kabından çıkarılır ve bir tabağa alınarak, servis yapılır.

Benim vaktim olmadığından uygulayamadım ama aslında planımda, turtanın üzerini şeftali jölesi ile kaplamak vardı fakat misafirlerim erken geldiler ve maalesef bu düşüncemi gerçekleştiremedim...:)))

10 Temmuz 2007

Arkadaşlarla Bir Hafta Sonu

Uzun bir aradan sonra çok sevdiğim arkadaşlarımla, en nihayet geçtiğimiz Pazar günü bir araya gelebildik.

Önceden 3 kişi buluşurduk. Ben o zamanlar bekardım, onlar evliydi. Daha sonra ben evlenince 4 kişi buluşmaya başladık. Bu buluşmamızda ise, 4 tam bir çeyrek kişiydik...:))) 0.25 sevgili arkadaşlarım Ayla ve Fuat ın 2 yaşindaki oğlu Onur Alp'ti. Bizim eğlencemiz oldu. O gün herkes onu memnun etmek için oyunlar oynadı, hoppalalar, "ceeee" ler ve daha neler neler yaptı...:)))

Keyfimize diyecek yoktu doğrusu. 5-6 saat kadar oturduk fakat sohbete doyamadık...:))
En sevdiğim şey de, Ayla biraz Alp'e karışsın hemen, minik Alp, derin bir Offf çekmiyormuydu pes doğrusu...:))))

Uzun zamandır görmediğim, çok sevdiğim arkadaşlarım gelir de, ben onlara ikramlarda bulunmazmıydım...:))

Çok özenle bir sofra kurdum o gün. Tablo gibiydi soframız. Aslında ben servis telaşına dalmıştım ki, sevgili Ayla hatırlattı masamızın da resmini çekmeyi.


Menümüzde olanlar sırasıyla;

Fırında köfte
Zeytinyağlı Fasulye
Mevsim salatası
Ekmek Köftesi
Izgara sebze dolması

Enginarlı Pilav

Çilekli rulo mereng

En kısa zamanda tekrar tatlı sohbetlerde bir araya gelmek dileğiyle..

9 Temmuz 2007

Havuç Kızartma



Havucun her türlüsünü çok severek yerim..:).. Kızartmasını, daha nadir yaparım.
Genelde az yağda rendesini kavurup, sarımsaklı yoğurtla yapmak daha fazla tercih ettiğim bir şeklidir. Kızartması da rakı sofralarının vazgeçilmez mezelerinden bana göre..:)...

Malzemeler

Arzu ettiğiniz kadar orta karar haşlanmış havuç
Çırpılmış Yumurta
Un
Yoğurt
Sarımsak
Tuz
Nane
Kızartmak için yağ

Hazırlanışı

Havuçları 1/2 cm kalınlığında dikdörtgen biçimde doğranır.
Kızartma yağı kızdırılır.
Havuçlar sırasıyla önce una, daha sonra çırpılmış yumurtaya bulanır ve kızgın yağda kızartılır. Çok kararması beklenmeden yağdan alınır ve kağıt havlu üzerinde bekletilerek fazla yağları çektirilir.

Diğer taraftan sarımsaklar tuz ile dövülür ve yoğurda karıştırılır. Yoğurt üzerine nane eklenerek, havuçların yanında servis yapılır.

6 Temmuz 2007

Çin'li Tavuk Krep


Bu krep tarifi, çok sevdiğim Fransızca hocam, sevgili Catherine'in tarifi. Yani orjinal Fransız..:)

Kendisi, sevgili Canan ve beni, evine krep partisine davet etmişti yıllar önce.
Tatlı ve tuzlu olmak üzere iki çeşidini de yapmıştı.

Daha sonra cocuğu olunca, cocuğunun gelişimini düşünerek, Fransa'ya dönüş kararı aldı ve bizleri maalesef bırakıp gitti.

Ben de blogumda kendisini anmak adına, onun tarifini yapmayı düşündüm.
Tarifi dört dörtlük bir krep tarifi.

Benim vereceğim tarif tuzlu krep tarifi, tatlısı için tek yapılması gereken içine tuz yerine 1 tatlı kaşığı kadar şeker atmak..:)))

Tabii krep Catherine'in, geri kalan benim tarifimdir...:)
Ben bu sefer tavuklu sebzeli yapmayı seçtim. Çin usulü olsun istedim.

Ve ortaya multinational, 8 kişilik bir krep tarifi çıktı...:)))

Malzemeler

8 Adet Krep Yapımı İçin

1/2 lt süt
200 gr un
4 yumurta
1 tutam tuz

Krep Hazırlanışı

Tüm malzemeler birbirine, mikser ile, unda hiç topak kalmayacak şekilde karıştırılır.

Teflon tava ateş üzerinde ısıtılır ve orta-kısık ateşte krep hamuru 8 eşit parçaya bölünerek teker teker önlü arkalı pişirilir.

Ben ölçü olarak kepçe kullandım. Teflon tavayı yağlamak için benim çok sevdiğim ve Esse'den aldığım yağ sprayini kullandım. Böylece kalori tasarrufu yapmış oldum..:))
desem de kendimi avuttuğumun farkındayım...:)))


Tüm krepler bir tabağa dizilir ve soğuyunca üstlerine strech film örtülür ve kullanılıncaya kadar buzdolabında bekletilir. 1-2 gün içinde kullanmak gerekir.
Ben iş dönüşü, krep ve içini hazırladım fakat birleştirmesini ertesi gün yaptım.



Çin usulü Tavuklu iç için Malzemeler

4 adet tavuk bonfile
250 gr mantar
200 gr havuç
200 gr kabak
1 etli kırmızı biber
4 diş sarmısak
1 irice soğan
Soya filizi
1/2 su bardağı soya sosu
4-5 adet karabiber tanesi
200 gr krema
2 çorba kaşığı zeytinyağı
1 su bardağı rendelenmiş kaşer peyniri

Tavuklu İçin Hazırlanışı

Soğan, sarımsak ince kıyılır ve zeytinyağında hafifçe kavrulur.
Havuç, kabak, biber ince ince, jülyen doğranır. Ve soğanlı karışıma ilave edilerek bir parça kavrulur. İnce doğranmış tavuk dilimleri eklenir. Tavuklarla beraber bir parça daha kavrulur. En son dilimlenmiş mantar ve soya filizi ilave edilir. Soya sosunun yarısı ve karabiber taneleri eklenir ve kısık ateşte kendi suyunu salıp tekrar çekene kadar pişirilir. Ateşten alınır ve ılınınca kremanın yarısı ilave edilerek karıştırılır.

Tavuklu Krep Yapımı

Krepler mutfak tezgahına alınır ve tek tek içlerine tavuklu içten konarak, kenarları içe doğru kapatılıp, rulo şeklinde sarılır. Ve fırın kabına dizilir. Üzerine rendelenmiş kaşer peyniri, kalan krema ve tavuktan kalan sos dökülür.
180 C fırında üzerleri kızaran kadar pişirilir.

Afiyet olsun.

2 Temmuz 2007

Leziz Tarifler Basında

Geçen hafta Çarşamba gününden beri içim içime sığmıyor. Beni çok ama çok memnun eden bir olay yaşadım.

Sitem, 27.Haziran-4.Temmuz haftası çıkan "HAFTASONU" dergisinin yemek bölümünde yayınlandı.


Sevgili arkadaşım, "Büyükada Yemekleri" adlı yemek kitabının yazarı "Selin Kutucular", iş yerinde bir gün bloguma bakarken, birden bana "Feyhan'cım, senin blogun çok profesyonelleşmiş, seni sayfamda yayınlamak istiyorum" dedi ve benden en beğendiğim tariflerimi, resimleriyle istedi.

Ben de kendisine, meşhur Patatesli Börekitas tarifimi (ki bu tarife kendisi bayılır), bol çikolatalı muffin tarifini ve de haşhaşlı kek tarifimi verdim.

Çarşamba günü dergi çıkar çıkmaz aldım ve hemen benle ilgili sayfaya baktım. Çok ama çok beğendim. Resimler harikaydı. Ama her şeyden güzeli, nazik arkadaşım Selin'in beni övgülere boğmasıydı.

Sevgili Selin, bu nezaketini asla unutmayacağım. Sen benden daha fazla övgüyü hak ediyorsun.

Yaptığın kurabiyeli pastalar, hem lezzeti, hem de görüntüsüyle bir harika. Hepsi sanat eseri gibi.

Senin güzel pastalarından, bende sadece EFT pastasının resmi olduğundan, sitemde onu yayınlıyorum.

Bu pasta, bankada benim ve Selin'in çalıştığı iki departman tarafından ortak olarak yapılan, EFT-host bağlantısı projemizin, başarı ile bitişini kutlamak amacıyla, sevgili Selin Kutucular tarafından yapıldı.

Pasta, bembeyaz görüntüsü ile, sahibinin kalbinin temizliğini ve asaletini anlatıyordu sanki..

Ellerine sağlık Selin'cim. Sevgili Selin bana "Blogunun takipçisi olacağım" demiş.

Ben de sevgili Selin'e, "yeni kitaplarının ve gelişmiş pasta dekorasyon zevkinin takipçisi olacağım" diyorum. Her şey gönlünce olsun...

1 Temmuz 2007

Votkalı Çikolatalı Toplar


Çikolatalı çamur kekten yaptığım pastalarda, keki traşlarken çıkan fazlalıkları, ya ayçöreği, ya da trüf benzeri çikolatalı toplar yaparım düşüncesiyle mutlaka saklarım. Tadı öyle güzel ki kıyamıyorum galiba.

Çamur kek buzlukta 2 ay kadar dayanıyor. Buzluktaki kek kırıntılarını daha geciktirmeden kullanmak amacıyla, çikolata topları yapmaya karar verdim.

İkramı da, sunumu da güzel oluyor. Kahvenin yanında, ya da bir likörle oldukça güzel bir ikram olduğunu söyleyebilirim...:)))

Malzemeler

500 gr kadar çamur kek kırıntısı
200 gr Tikveşli krema
300 gr bitter çikolata
1/2 çay bardağı votka
Vişne kompostosu taneleri
Yeteri kadar kakao tozu

Hazırlanışı

Krema ısıtılır. İnce doğranmış bitter çikolata ilave edilir. Çikolata eriyinceye kadar kısıkateşte karıştırılır. Ateşten alınır. Ilınınca içine votka ve kek kırıntıları eklenir. İyice karıştırılır. Buzdolabında 8 saat kadar bekletilir.
Buzdolabından alınan karışımdan, ceviz büyüklüğünde parçalar alınır, top şeklinde yuvarlanır, parmakla bastırılıp, 1 er adet vişne tanesi konacak kadar bir delik açılır, vişne yerleştirilir ve tekrar yuvarlanarak kapatılıp, bir kapta bulunan kakao tozuna bulanır.

Bu tarif fazla tatlı olmamaktadır. Eğer daha tatlı toplar elde etmek isterseniz, sütlü çikolata tercih edebilirsiniz.
Eklediğim votka, belli belirsiz alkol tadı verdi, eğer daha fazla alkol tadı almak isterseniz daha fazla votka ilave edebilirsiniz. Votka oranını arttırdıkça, çikolata miktarını da arttırmak gerektiğini düşünüyorum. Çünkü çikolata burada kıvam verici rolü üstleniyor.

21 Haziran 2007

Çikolatalı Kolay Yaz Pastası


Bu pastayı oldukça kısıtlı bir zamanda, kısıtlı malzemelerle, hediye olarak yaptım.

Tarifini kendim yarattım ve yaptığım kişi tarafından oldukça beğenildi...:))
Ben de çok mutlu oldum.:)))

Pastanın yapımında hazır pasta tabanı kullanmak zorunda kaldığımdan, pasta tabanının yüksekliği istediğim sonucu vermiyecekti. Ben de bisküvi kullanarak üçüncü bir pasta katmanı oluşturdum. Böylece pastam daha yüksek ve şık duracaktı. Bisküvi pastaya harika yakıştı. Ve pasta tadını hafifletti.

Pastanın yapımı çok kolay ve çikolatalı bir pasta için oldukça da hafif olduğundan, bu pastaya "Çikolatalı Kolay Yaz Pastası" ismini verdim.

Umduğumdan daha lezzetli, sunumu hoş, hafif ve leziz bir pasta oldu.

Malzemeler

1 adet kakaolu pasta tabanı (2 parça)
2 paket pötibör (petit beurre) bisküvi
1 adet Dr.Ötker çikolatalı pasta kreması ve içinde kullanılan malzemeler
Yeterince soğuk süt
2 paket beze
4 paket bitter çikolata (4 * 80 gr)
2 küçük kutu krema (2 * 200gr)
1 kavanoz vişne kompostosu

Yapılışı

Vişne kompostosu kavanozu açılır ve vişnelerin suyu, tanelerinden ayrılarak, ayrı ayrı kaplara konur. Vişne taneleri üç eşit parçaya bölünür.

Dr.Ötker krema, tarifine uygun hazırlanır. Buzdolabında bekletilir.

Kremalar buzdolabında iyicene soğuyuncaya kadar bekletilir.

Çikolatalar, ısıya dayanıklı bir kap içinde benmari metoduyla eritilir. Çikolata eridiğinde, çikolatanın içinde bulunduğu kap, sıcak sudan çıkartılır ve bir kenarda ılınıncaya kadar bekletilir.
Çikolatalar ılınınca, kremalar paketlerinden çıkartılıp, çikolataya azar azar ilave edilir ve mikser yardımıyla karıştırılır. Karışım birbirine iyice karışınca, buzdolabına konur ve fazla sertlememesine dikkat edilir. Fazla sertleşme yaparsa, buzdolabından çıkartılır. (Bunu en son pastanın üzerini kapatmak için kullanacağız.)

Bisküviler elle ufak ufak kırılır ve yeterince sütle, çok ıslak olmayacak şekilde ıslatılır.(sütü her seferinde azar azar katıp, karıştırmak daha iyi sonuç veriyor!!!) İçine 4-5 kaşık Dr.Ötker krema dan ilave edilir ve karıştırılarak koyuca bir hamur haline getirilir.

Bezelerin 1 paketi bütün olarak bırakılır. Diğer paketteki bezeler, her biri 2-3 parçaya ayrılacak şekilde elle kırılır. Ve iki eşit parçaya ayrılır.

Pasta tabanları kutusundan çıkarılır ve en altta bulunan pasta tabani, pasta standına konur. Vişne suyu ile bolca islatılır.
Üzerine bolca krema sürülür ve pastanın kenarlarından 2 cm bırakacak şekilde içe doğru vişne taneleri yerleştirilir.

Vişne tanelerinin üzerine, kırılan bezelerin yarısı pasta kenarlarını da kaplayacak şekilde yerleştirilir. Vişnelerin üstü komple kaplanmalı ve bezelerden bir kat oluşacak şekilde bezeler kullanılmalıdır.

Bezelerin üstüne, bisküvili karışım 2. pasta katı olarak yayılır.
Ve bunun da üstüne vişne taneleri, bir önceki yerleştirmeye benzer biçimde yerleştirilmelidir.

Vişne tanelerini yerleştirdikten sonra, vişnelerin üzeri, tekrar kırık bezelerin kalan diğer yarısı ile kaplanmalıdır.

2. kat bezelerin üzerine, pasta tabanının en son katı, çift taraflı vişne suyu ile ıslatılarak yerleştirilir ve tüm pasta kalan Dr.Ötker krema ile kaplanarak, buzdolabında mümkün olduğunca bekletilir.

Çikolatalı ganaj en son pastanın üzerine kaplanır. Ve bir kaşık yardımıyla, dekor verilir. Ben kaşığın tersini kullanarak, dalgalı yuvarlaklar yaptım.

Üzerini süslemek için, ikinci paket beze ve kalan vişne taneleri kullanılır.

20 Haziran 2007

Çeşme Gezimiz

4 günlük kısa bir Çeşme tatilinden yeni döndüm. Çeşme'de sezon henüz yeni yeni başlıyor. Yazlıklar yavaş yavaş açılıyor. Ortalık sakince...

Ama ben o sakinliği daha çok seviyorum. İstanbul'un şehir gürültüsünden sonra, sabah cıvıl cıvıl kuş korosuyla uyanmak sanki bir psikolojik terapi gibi....

Bu sene bahçemiz çok keyifli. 3 tane meyva ağacımız var. Bir adet erik, iki adet şeftali. Az yağmur yağmasına rağmen, üzerlerinde şaşırtıcı bir şekilde, her senekinden daha fazla meyva var.

Karşı komşumuz, sevgili Filiz abla ve Vehbi bey lerin bahçesi de çok şenlikli bu sene. Onların şeftali ağaçları, Temmuz da meyva veriyor, bizimkiler ise Ağustos ayında. Ya üzümler, salkım salkım dizilmiş, olgunlaşmayı bekliyorlar...





Filiz abla ve Vehbi bey'in oğulları Onur, bu sene askerden yeni döndü. Onun askerden dönüşünü kutlamak amacıyla, komşularımız barbekü partisi düzenlediler ve bizler de bu partiye davetliydik.

Filiz abla'nın kendi elleriyle yaptığı, o müthiş Ege mezeleri ile dolu olan sofrada neler vardı bir bir bakalım;

Barbunya Plaki


Sarımsaklı Yoğurt soslu Havuç Sote

Bunu yaparken Filiz abla 1 adet soğanı doğrayıp, zeytinyağında çeviriyor ve içine yuvarlak ince doğranmış havuçları ilave ediyor. Havuçlarla, soğanı yağda bir parça daha kavuruyor ve üzerini örtecek miktarda su ilavesi ile kısık ateşte pişiriyor.
Soğuyunca üzerine sarımsaklı yoğurt dökerek servis yapıyor. Ben çok lezzetli ve de hafif buldum.

Zeytinyağlı Yaprak Sarma


Börülce Salatası


Amerikan Salatası


Patlıcan Ezmeli Çoban Salata


Ve et Çeşitleri


Ve bizim grup seyfi sefacılar; en sağda baştaki kırmızı bluzlu olan bize bu güzel yemekleri hazırlayan Filiz abla...:))))
Ellerine sağlık sevgili Filiz abla'cım.


Ve son olarak benim Onur' a yaptığım Hoşgeldin Pastası;

Ailenin davetine katkıda bulunmak ve onların yaşadığı bu duyguyu paylaşmak adına, Onur'a bir pasta yapmak istedim. Fakat malzeme ve zaman kısıtlı olduğundan, bu pastayı kafamda canlandırdım ve uyguladım...:) Buna rağmen, oldukça beğenildi, ben de pastanın tarifini, bir sonraki postta yayınlamaya karar verdim.